Mehmet Şimşek’ten ‘sigara’ örneğiyle birikim tavsiyesi

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Halkbank Gençİz Gençlik Zirvesi”ne katıldı.

Anadolu Ajansı’nın haberine nazaran, doruktaki konuşmasında, finansal okuryazarlığın değerli olduğunu belirten Mehmet Şimşek, kişisel yatırımcıların finansal enstrümanlara olan ilgisinin geçmişe nazaran artması nedeniyle çok daha değerli hale geldiğini söyledi.

Risk ve getiri ortasındaki ilgiden bahseden Şimşek, “Türkiye’de kişisel yatırımcılara ne cins enstrümanlara ilgi gösteriyorlar diye baktığımız vakit, birebir kişinin birden fazla hesabı da olabilir lakin 22,1 milyon kripto hesabı var. Demek ki en çok ilgi, en riskli alana” sözlerini kullandı.

Borsada paylar üzere somut eserler olduğunu lisana getiren Şimşek, kriptoda bu durumun geçerli olmadığını, yapay zekanın ürettiği eserlerin olduğunu anlattı.

“Finansal okuryazarlık çok değerli” diyen Şimşek, “Mutlaka hepimizin finansal okuryazar olmamızda yarar var. Dünya ülkelerinde insanlara finansal okuryazarlıkla ilgili çok kolay dört soru sorulmuş, bu dört sorunun içinde gerçek karşılık verenlerin oranı Türkiye’de yüzde 24, dünyada da yüzde 33, dünyaya nazaran bizim finansal okuryazarlığımız maalesef düşük. Bu yüzden SPK ile vatandaşlarımızı finansal okuryazar yapmak için bir eğitim seferberliğine girdik” biçiminde konuştu.

Küçük yatırımların bireyler için getirileri hakkında değerlendirmelerde bulunan Şimşek, “Arkadaşlara bir sigara paketinin Türkiye’de ortalama fiyatı nedir diye sordum. 75,24 TL imiş. Günlük bir paket sigara içiyorsanız, yıllık size maliyeti 27 bin 375 TL. Bunu yalnızca 1 yıl içmeyip 5 yıllığına bugünkü getiriler üzerine örneğin Halkbank’a koyarsanız, 147 bin TL getirirsiniz. Bu yalnızca 1 yıl. Küçük birikimlerin tesiri çok büyük olabilir” dedi.

Türkiye’nin kişi başı ulusal gelirin yıl sonunda 15 bin doları aşabileceğini söyleyen Mehmet Şimşek, nüfus, ekonomik büyüklük üzere parametreler göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’nin birçok ülkeye nazaran âlâ durumda olduğunu belirtti.

‘PROGRAMIMIZ İŞE YARIYOR’

Orta Vadeli Program’ın (OVP) amaçlarına değinen Şimşek, şöyle devam etti:

“OVP’nin tek emeli, sürdürülebilir yüksek büyüme ve bu büyümeden elde edilen gelirin daha adil dağılımı… Bütün kederimiz bu. Bu programın fiyat istikrarı, enflasyonu düşürmek, mali disiplin, sürdürülebilir cari açık, yapısal dönüşümler, cari açığın azaltılması üzere alt bileşenleri var. Şu ana kadar güzel giden bir performansımız var. Geçen sene ortasında cari açığımız 56 milyar dolardı artık indi 10 milyar doların altına indi, cari açığı değerli ölçüde daralttık. Rezervlerimiz yetersizdi, artırdık. Şirketlerimiz, bankalarımız, memleketler arası piyasalarda daha güçlü bir biçimde ve daha az maliyetle finansmana erişiyor, ülkemizin risk primi düştü. Gelişmekte olan ülkelerin risk primi 45 puan düşmüş, bizimki 448 puan düşmüş. Yani hasebiyle demek ki bizim program var ve işe yarıyor. Kredi notumuz arttı, 2024’te üç büyük kredi derecelendirme kuruluşu tarafından notu bir yılda 2 sefer üst üste artan dünyadaki tek ülkeyiz. OVP çalışmıyor olsa, karşılığı olmasaydı reyting kuruluşlarını nasıl ikna edecektik.”

‘KADINLARIN İŞ GÜCÜNE İŞTİRAKİNDE OECD ORTALAMASINI TUTTURARAK ZENGİNLEŞME POTANSİYELİMİZ VAR’

Enflasyonun en büyük sıkıntılardan biri olduğunu anımsatan Şimşek, enflasyonun hala yüksek olsa da düşüşte olduğunu ve düşmeye devam edeceğini söyledi.

Bakan Şimşek, “Bizde çalışma çağındaki nüfus hala bize misal ülkelere nazaran yeterli artıyor. Ama bizim büyük bir potansiyelimiz var, o da bayanlarımız. Islahat yaparak, teşvik ederek, eğitim üzerinden bayanlarımızı iş gücüne kazandırabilirsek muazzam bir potansiyelimiz var. Zira şu anda Türkiye’de bayanların 36’sı iş gücüne katılıyor, OECD ülkelerinde bu oran yüzde 66. Hasebiyle yalnızca bunu sağlayarak, OECD ortalamasını tutturarak bizim ulusal geliri yüzde 20 daha artırmak, yani zenginleşme potansiyelimiz var.” tabirlerini kullandı.

‘BİRÇOK SORUNUN TAHLİLİNDE OLDUKÇA ARALIK KAT ETTİK’

OVP’nin tesirleri ile iktisatta yaşanacak ilerleme hakkında değerlendirmelerde bulunan Şimşek, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Bizim önemli bir ıslahat programımız var. Yani enflasyonu yalnızca, para siyaseti, maliye siyaseti, gelirler siyaseti üzerinden düşürme gayretinde değiliz. Bir taraftan üretimi, yatırımı, istihdamı, ihracatı artırmak için yapısal dönüşüm işliyor. Türkiye son 20 yılda ortalama yıllık yüzde 5,5 büyüyor, uygun bir performans. Artık süreksiz olarak yavaşlıyoruz. Tekrar koşmak için bazen dinlenmemiz gerekiyor. Türkiye’nin temelleri sağlamdır. Türkiye’de sorun yok mu var, dünyada sorun yok mu var lakin bu sıkıntıları çözmek için bir stratejiniz, hareket planınız var mı bunlar kıymetli. Birçok sorunun tahlilinde hayli uzaklık kat ettik, kimilerinde da vakte muhtaçlık var.”

(ANADOLU AJANSI)

Kaynak: Gazete Duvar