Katledilen ihtilal şehidi Kubilay’ın ışığında ‘Laiklik İlkesi’ paneli düzenlendi

Gericiler tarafından 1930 yılında Menemen’de katledilen ihtilal şehidi Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ve silah arkadaşları Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde (AASSM) “Şehit Kubilay’ın Işığında Laiklik İlkesi” bahisli panelde anıldı. Cumhuriyet gazetesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle düzenlenerek panelin moderatörlüğünü Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri ve müellifimiz Işık Kansu yaptı. Panelde ÇYDD Lideri Prof. Dr. Ayşe Yüksel ve ADD Genel Başkanı Mustafa Hüsnü Bozkurt konuşmacı olarak yer aldı.

Gazetemizin Ege Bölge temsilcisi Mehmet Şakir Örs, yaptığı açılış konuşmasında “Ulusal kurtuluşun ateşleri içinden doğan ve uğraşlar içinde çelikleşen Cumhuriyet gazetesi, Türkiye Cumhuriyeti’nin çabucak tüm kritik dönemeçlerinde yol gösterici ve rota belirleyici olmuştur. 1930’un 23 Aralık’ında gerici yobazlar tarafından katledilen ihtilal şehidi Kubilay’ı ve arkadaşlarını da bu bağlamda ve kapsamda kıymetlendiriyoruz. İşte bunun içindir ki günümüzde Menemen’de yükselen ihtilal şehitleri anıtı da Cumhuriyet gazetesinin öncülüğü/çağrısı ve halkımızın katkılarıyla yapılmıştır. Emperyalizme karşı direnişin ve karanlığa karşı aydınlanmanın kenti İzmir’den laiklik bayrağını yükseltiyoruz” dedi.

Örs’ün akabinde kürsüye çıkan İzmir Büyükşehir Belediyesi Lider Vekili Dr. Zafer Levent Yıldır da “Bizleri kimlik kavgalarına sürükleyip ayrıştıranlara inat, bizler ayrışmadan birleşip daima birlikte bu uğurda gayret etmeye devam edeceğiz. Kubilay’ın ülkülerini kendi ömrümüze ve toplumsal hayatımıza rehber kılacağız. Bizi ayrıştırmaya çalışanlara ‘dur’ deyip bütün farklılıklarımız ve zenginliklerimizle daima birlikte ulus olduğumuzu hatırlayacağız” dedi.

Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Kubilay’ın hayatından kesitler ve katledilişini anlattı. Yüksel, Atatürk’ün Cumhuriyetin ilanı ile eğitimi millileştirmeyi hedeflediğini ve programın asıllarının “Milli karakter motifi, bilim ve teknik motifi, iktisat motifi, birlik prensibi, bilgisizliği ortadan kaldırma unsuru, ulusallık prensibi, çağdaşlaştırma prensibi, bilimsellik unsuru, işe dayalı eğitim prensibi, disiplin prensibi, karma eğitim unsuru, laikleştirme ilkesi” olduğunu aktardı.

‘YENİDEN KEMALİST CUMHURİYET’

Hüsnü Bozkurt ise Kubilay Anıtı için gazetemize teşekkür ederek Kubilay’ın verdiği uğraşın 94 yıldır devam ettiğine dikkat çekti. Teğmenlerin yargılanmasına ve ÇEDES projesine reaksiyon göstereren Bozkurt, “Cumhuriyet tarihinde birinci sefer kara deniz ve h arp okulundan mezun olan birincilerin üçü de bayan subay. O teğmenler Kemalist ihtilalinin 100 yıl sonraki fotoğrafıdır. Bayanı konutta tutmak isteyenlerin hızına çarpılmış tam bir Mustafa Kemal şamarıdır o fotoğraf. Artık ondan yargılanıyor. Ne deniliyor ‘O kılıçları kime çektiniz? Üzerinize alınmayın o kılıçlar ve bu ülkedeki bütün kılıçlar ve bizim üzere ‘Mustafa Kemal’in askeriyiz’ demekten onur duyan milyonlarca insan hangi aşağılık yaratık ki emperyalizme uşaklık edip laik Cumhuriyeti yok etmek bu vatanı bölmek istiyorsa onlara çekilmiştir. O kılıçlar çekilmeye devam edecek. 21. yüzyılda ÇEDES projesiymiş… Okullara bir kalıp sabun koyamayan adam okula imam atıyor. Utanın” diye konuştu.

“Kubilay’ın başını kesen Derviş Mehmet’ler bu topraklarda hiç bitmedi” diye devam eden Bozkurt, “Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu coğrafyada üniter ulus devlet olmadan, laik Cumhuriyet olmadan, ulusal birliğini muhafazadan, halkının ulus olma şuurunu geliştirmeden ve rastgele bir büyük devletin uydusu olmadan bütün olarak kalkınma bahtına sahip değildir. Tekrar Kemalist Cumhuriyet, yine Atatürk Cumhuriyeti tekrar Atatürk’ün aydınlık bilim ve akıl yoluna girmeli, diğer dermanı yoktur” sözlerini kullandı.

‘UMUDUMUZ VAR’

Kaynak: Cumhuriyet