Bakan Tunç: Türkiye’nin 40 yıllık beladan kurtulmasının eşiğindeyiz

Bakan Tunç, bayram namazını İstanbul’daki Pendik Çarşı Mescidi’nde kıldıktan sonra vatandaşlarla bayramlaştı.

Tunç, bayramlaşma sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, vatandaşların Ramazan Bayramı’nı tebrik ettiğini söyledi.

Ramazan-ı Şerif’in sonunda bayrama kavuşmanın heyecanını yaşadıklarını anlatan Tunç, “Tabii ramazan ayını, ağır bir halde birlik, beraberlik ve kardeşlik içerisinde, dayanışma hislerinin doruğa çıktığı günler olarak idrak ettik. Ülkemizin değişik vilayetlerinde, ilçelerinde vatandaşlarımızla iftar sofralarını, sahur sofralarını paylaştık ve sonunda bayrama eriştik.” diye konuştu.

Bayramların, sevginin, hürmetin, dayanışmanın ve kardeşliğin doruğa çıktığı, kırgınlıkların ise son erdirildiği günler olduğunu lisana getiren Tunç, şunları kaydetti:

“İnşallah bu bayram ülkemizin birliğine, beraberliğine, dirliğine vesile olur. Natürel yaklaşık 500 güne yakın bir vakittir Filistin’de, Gazze’de devam eden bir soykırım var. Bu nedenle buruk bir bayram geçiriyoruz. Maalesef soykırımcı İsrail Gazze’deki soykırımını, şiddetini, oradaki zulmünü ramazan ayında da devam ettirdi. Bayan, çocuk demeden oradaki katliamları maalesef dünyanın gözü önünde sürdürmeye devam etti. 500 günden bu yana yaklaşık 60 bin insan orada şehit oldu, yalnızca Müslüman oldukları için. Yerinden, yurdundan edilen milyonlar var. Kentler yerle bir edildi Gazze’de. Maalesef dünyanın gözü önünde bu gerçekleşti. Bu 60 bin insanın, yüzde 80’i bayan ve çocuklardan oluşuyor.”

Tunç, bu nedenle İslam aleminin buruk bir bayram yaşadığına belirterek, “Orada bombalar altında can veren çocuklar olduktan sonra bizim burada bayramı hakkıyla yaşayabilmemiz mümkün değil. Maalesef milletlerarası kuruluşlar, memleketler arası hukuk, oradaki zulmü durdurmaya yetmedi ve yetmiyor da. Türkiye olarak, Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde hep Filistin davasını savunduk. Oradaki zulmün sona ermesi için Sayın Cumhurbaşkanı’mız her platformda dünyaya seslendi, seslenmeye devam ediyor ve insani yardımlar noktasında da Türkiye her vakit Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam ediyor.” tabirlerini kullandı.

İsrail zulmünü durdurmak için milletlerarası hukukun devreye girmeye çalıştığını, Memleketler arası Adalet Divanı’nda devam eden bir yargılama sürecinde önlem kararları alındığını ancak maalesef bu önlem kararlarının icrasının mümkün olamadığına dikkati çeken Tunç, Milletlerarası Ceza Mahkemesi’nin soykırımcılarla ilgili yakalama kararları çıkardığını lakin bu yakalama kararlarının da tatbik edilemediğini belirtti.

Bakan Tunç, “Uluslararası sistem, milletlerarası hukuk insanlığın sorunlarına deva olabilecek bir yapıda değil. Bunu zati Sayın Cumhurbaşkanı’mız, ‘Dünya 5’ten büyüktür.’, ‘Daha adil bir dünya mümkündür.’ derken buna işaret ediyor. Dünyada da insan hakları uğraşı gerçekleştiriyor. Türkiye olarak mazlumların hakkını, hukukunu savunmaya devam edeceğiz.” dedi.

– “Terörsüz Türkiye’yle, Türkiye Yüzyılı’na başlayalım”

Türkiye’deki birliğin ve beraberliğin daha da kuvvetlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Tunç, “Dünyada hakkı, adaleti, hakkaniyeti daha güçlü savunabilmemiz için Türkiye’nin daha güçlü olması lazım. Bu manada bilhassa iç cephemizi güçlendirmemiz lazım. Birlik bütünlüğümüzü daha da kuvvetlendirmemiz lazım. Bu hususta bilhassa Türkiye’yi 40 yıldan bu yana gelişmesinin, kalkınmasının önünde çok büyük mahzur olan terör belasından kurtulma gayretimiz var. Binlerce insanımızı, askerimizi, polisimizi, sıhhat görevlilerimizi, öğretmenlerimizi teröre şehit verdik. Artık bundan sonra bu ülkede huzur olsun, çocuklarımız, gençlerimiz huzurlu bir geleceğe adım atsın.” diye konuştu.

Tunç, bilhassa son yıllarda terörle gayrette yerli ve ulusal savunma sistemleri sayesinde büyük bir muvaffakiyet elde ettiklerini kaydederek, şunları söyledi:

“Tamamen terörün sonlandırılmasıyla ilgili bir çalışma var, bir çaba var şu anda. Sayın Bahçeli’nin ekim ayındaki konuşmasının, davetinin akabinde Sayın Cumhurbaşkanı’mızın da ortaya koyduğu iradeyle bir arada başlayan bir süreç var. Bu sürecin nihayete ererek terör örgütünün kendini feshedip silahları bırakıp ve Türkiye’nin 40 yıllık bu beladan kurtulmasının da inşallah eşiğindeyiz. Bu bayram Terörsüz Türkiye’ye adım attığımız bir bayram olsun. İsrail’deki zulmün sona erdiği bir bayram olsun. Bundan sonraki bayramları sevinç içerisinde yaşayalım. Birlik, beraberliğimizi daha da kuvvetlendirerek yaşayalım. Terörsüz Türkiye’yle, Türkiye Yüzyılı’na başlayalım. Çocuklarımız, gençlerimiz, bütün milletimiz huzur içerisinde geleceğe itimatla baksın. Bütün uğraşımız bu. Milletimizin birlik ve beraberliğinin daim olmasını buradan diliyoruz.”

Kaynak: Memurlar