Bakan Göktaş: Şiddeti Ortaya Çıkmadan Engelleyeceğiz

AİLE ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Şiddet meselesine kalıcı tahlilin; hem şiddet eğilimini artıran zihinsel, duygusal ve davranışsal riskleri ele almaktan, hem de şiddetin toplumsal öğrenmeyle transferini önlemekten geçtiğine inanıyoruz. Bu manada asıl amacımız bayana yönelik şiddeti ortaya çıkmadan engellemektir” dedi.

Kadına Yönelik Şiddet ile Uğraş Farkındalık Eğitimi

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, TBMM Genel Sekreterliği ve Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Kurulu (KEFEK) tarafından, ‘Kadına Yönelik Şiddet ile Uğraş Farkındalık Eğitimi’ programı düzenlendi. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren KEFEK Komisyonu Başkanı Çiğdem Erdoğan, kadına yönelik şiddet ile çabanın ulusal ve milletlerarası seviyede kararlılık gerektirdiğini ve şiddetin engellenmesi için zihinsel dönüşüme muhtaçlık olduğunu söyledi. Erdoğan, “Kadına yönelik şiddet hareketlerinin büsbütün son bulması için tıpkı bugünkü programda olduğu üzere hem parlamento hem de hükümet olarak eş güdüm içinde canla başla çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde; tüm kurum ve kuruluşlarımızca, ‘şiddete karşı sıfır tolerans’ prensibiyle bayana karşı şiddetle gayretimizi sürdürüyoruz. Gerçekten bu alanda tüzel altyapısı oluşturulmuş, mağdurların güçlenmesine yönelik çalışmalar süratle hayata geçirilmiştir. Şiddet faillerinin en ağır biçimde cezalandırılması için, ceza kanunlarında gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Bayana karşı şiddetle gayrette; değişen kaidelerin, farklılaşan gereksinimlerin dikkate alınması çabanın devamlılığı açısından zaruridir. Çünkü kurallar daima değişmekte ve bayana yönelik şiddette çabada yeni meseleler ve muhtaçlıklar karşımıza çıkmaktadır” sözlerini kullandı. Erdoğan ayrıyeten KEFEK’in gerçekleştirdiği çalışmaları anlattı.

‘ŞİDDETEN ARINMIŞ BİR GELECEK, DAYANIŞMA İLE MÜMKÜN OLUR’

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, bayana yönelik şiddetin global bir sorun olduğunu ve toplumun geleceğini tehdit ettiğini söz etti. Göktaş, “Şiddetin her toplumda değişen kültürel, ekonomik ve toplumsal dinamikler çerçevesinde farklı boyutlarda yaşandığını biliyoruz. Günümüzde dijital mecralarda yayılan nefret telaffuzlarıyla ve radikal akımlar, bayana yönelik dijital şiddeti görünür kılıyor. Platformlarda kullanılan ziyan verici lisan, bayanların can güvenliğini tehdit ediyor. Şiddetin olağanlaştığı toplumlarda demokratik bedeller zayıflıyor, adalet ve eşitlik ziyan görüyor, şiddet sarmalı ise derinleşiyor. Şiddetin yaşandığı aile ortamında itimat ve huzur yerini kaygı ile kaygıya bırakıyor. Bu durum çocukların eğitimini, toplumsal geleceğini, gelişimini ve gelecekteki ilgilerini derinden etkiliyor. Ayrıyeten şiddet bir bayanın potansiyelinin gerçekleştirilmesini engelleyen sonuçlar doğuruyor. Bu manada şiddetle gayrette kararlı olmak, adil bir ömür sisteminin inşası için vazgeçilmez bir adımdır; zira şiddet sessiz kalınlığında büyür, görmezden gelindiğinde kök salar. Ve şiddet ailenin ve tüm toplumun üzerinde geniş çaplı olumsuz tesirleriyle önemli bir halk sıhhati sorunu oluşturuyor. Bu noktada kanunların gücü kadar toplumların bilinçlenmesi ve farkındalığın artması da epey kritik ehemmiyete sahiptir. Unutmayalım ki şiddetten arınmış bir gelecek lakin bu kararlı duruş, ortak ve önemli bir dayanışma ile mümkün olur” diye konuştu.

‘ŞİDDET DÖNGÜSÜNÜ KIRMAK İÇİN ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜYORUZ’

Bakan Göktaş, AK Parti iktidarının 23 yıl boyunca bayanların toplumsal, siyasi ve ekonomik hayatını güçlendiren projelere imza attığını ve şiddete karşı uğraştan taviz vermediklerini söyledi. Bayana yönelik şiddetin her türlüsüyle çabayı sürdüreceklerini kaydeden Göktaş, “Şiddetle çabayı her vakit, ‘sıfır tolerans ilkesi’ doğrultusunda siyaset üstü bir sorun olarak ele alıyoruz. Güçlü mevzuatımız, bilimsel temelli politikalarımız, ihtisaslaşmış hizmetlerimiz ve toplumun iştirakini temel alan yaklaşımımızla şiddet döngüsünü kırmak için çalışmalar yürütüyoruz. Bu uğraşta 6284 sayılı kanunumuz ile dünyada eşi gibisi az bulunan türel bir düzenlemeye sahibiz. 25 Kasım 2023 tarihinde yayınlanan Cumhurbaşkanlığı genelgesiyle uğraşımızı en üst seviyede bir devlet siyaseti haline getirdik. 2007 yılından bugüne ulusal aksiyon planlarımız ile bayana yönelik şiddetle uğraşta temel siyaset önceliklerimizi ortaya koyan kıymetli bir yol haritası oluşturduk. Bayana Yönelik Şiddete 4’üncü Ulusal Hareket Planımızla bayanların her türlü şiddetten korunması için tesirli sistemler tesis ettik. Halihazırda güçlü bir iş birliğiyle Adalet, İçişleri, Milli Eğitim, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığımız başta olmak üzere tüm paydaşlarımızla 2025 yılı faaliyet planımızı uygulamaya devam ediyoruz” dedi.

‘4,5 MİLYON BİREYE ULAŞTIK’

Bakanlığın yaptığı çalışmalara değinen Göktaş, şöyle devam etti:”Yürüttüğümüz tüm bu çalışmaların yanı sıra şiddeti doğuran problemlere yönelik kalıcı tahliller bulmak üzere özel çalışmalar yürütüyoruz. Şiddetin sürdürülebilir bir biçimde sona erdirilmesi için sistematik, muteber data ve istatistikler; siyaset ve hizmet oluşturmak açısından epey değerli. Bu kapsamda TÜBİTAK, TÜİK ve Marmara Üniversitesi iş birliğinde çalışmalarını yürüttüğümüz Türkiye’de bayana yönelik şiddet araştırmasının 3’üncüsü devam ediyor. Türkiye genelinde 12 istatistiki bölgede yapacağımız araştırmada elde edeceğimiz bilgilerle, tüm paydaşların yararlanabilecek kıymetli bir müracaat kaynağı olacak. Öbür yandan tüm paydaşlarımızla güçlü bir uyum ile bilgi ve istatistik çalışmalarında mevcut durumu pahalandırıyor, muhtaçlıkları tespit ediyor ve tahlil teklifleri geliştiriyoruz. Bu gayeyle uyum şuramız bünyesinde data ve istatistik komitesi gereksinim ettik. Komite çalışmaları kapsamında; kurumlarımız iş birliğinde bilgi üretimi, tahlili ve paylaşımı başlıklarında teknik çalışmalar yürütüyoruz. Şiddet problemine kalıcı tahlilin; hem şiddet eğilimini artıran zihinsel, duygusal ve davranışsal riskleri ele almaktan, hem de şiddetin toplumsal öğrenmeyle transferini önlemekten geçtiğine inanıyoruz. Bu manada asıl maksadımız bayana yönelik şiddeti ortaya çıkmadan engellemektir. Bu gaye doğrultusunda şiddetle çabaya toplumun tüm kısımlarını dahil etmek için çalışmalarımıza ödün vermeden devam ediyoruz. Bu faaliyetlerle bugüne kadar 4,5 milyon şahsa ulaştık.”

Kaynak: Memurlar