Adnan Oktar duruşma salonunda: ‘Kombininiz çok hoş maşallah’

Adnan Oktar silahlı kabahat örgütünün, avukatlar ve toplumsal medya kümeleri üzerinden örgüte yeni üye kazandırma faaliyetlerine ait açılan ‘güncel yapılanma’ davası İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Tutuklu bulunduğu Van Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’ndan getirilen Oktar ile tutuksuz sanıklar mahkeme salonunda hazır bulunduruldu.

Mahkeme, Adnan Oktar hariç tutuklu sanıklar Meltem Daban, Ferhunde Eda Babuna, Elvan Şahin, Aslı Efeoğlu, Mine Kalça’nın yurt dışına çıkış yasağı formundaki isimli denetim önlemi ile tahliye edilmesine hükmetmişti.

AVUKATLAR VE SANIKLARDAN OKTAR’A: MAŞALLAH MÜKEMMELSİNİZ

Salonda bulunan “kedicik” olarak bilinen şahıslar Oktar’a seslendi. Oktar kendisine seslenenlere gülümseyerek “çok güzelsiniz” diyerek cevap verdi. Oktar’ın saçlarının ve sakalının boyalı olduğu görüldü.

Tutuksuz sanıklar Oktar’a, “Maşallah çok hoşsunuz, ihtişamlı, mükemmelsiniz” diye seslendi. Mahkeme heyetinin talep değerlendirmesi için salondan ayrıldığı sırada Oktar’ın avukatlarının, “Hocam kombininiz çok güzel, kıyafetlerinizin seçimi çok yeterli, maşallah” dediği duyuldu.

‘ALLAH’A İNANDIKLARI İÇİN YARGILANDIKLARINI’ SAVUNDU

Mütalaaya karşı savunma yapan Pelin Akçalı, Yargıtay kararlarınca hatalı olmadıklarını söyledi. Akçalı, yargılanma sebeplerinin “Allah’a inanıyor olmak” olduğunu savundu. “Kararı veren Allah, yargıçların hakimi Allah” diyen Akçalı, Oktar ve tutuksuz sanıkların beraatini talep etti.

Duruşmaya orta verildi.

ERDOĞAN VE BAKANLARI ZİYARET ETTİĞİNİ SAV ETMİŞTİ

Adnan Oktar evvelki savunmalarında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar ve MİT mensuplarının geçmişte konutlarını ziyaret ettiğini sav etmişti.

22 Mayıs’taki duruşmada Oktar, geçmişte meskenlerine Erdoğan, AK Partili bakanlar ve MİT mensuplarının geldiğini öne sürmüştü.

Oktar devamında, “İngiliz derin devletinin” devreye girip Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli ile temasa geçip kendilerine operasyon düzenlendiği sav etmişti.

CUMHURBAŞKANI DANIŞMANI VE SAVCILARLA GÖRÜŞMÜŞLER

Adnan Oktar Cemaati Silahlı Cürüm Örgütü’nün aktüel yapılanmasına yönelik geçen yıl şubat ayında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Hatalar Ofisi tarafından hazırlanan iddianamede, Oktar’ın başkan, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna’nın yönetici olduğu evrakta, hata örgütünün şimdiki yapılanması üzerinde durulmuştu.

Oktar, Daban ve Eda Babuna’nın da ortalarında bulunduğu 20 şüphelinin yer aldığı 352 sayfalık iddianamede, örgütün “hukuk grubu” ismi altında Adnan Oktar’ın talimatlarıyla hareket ettiği söz edilmişti.

Oktar’ın, yazdığı notlardaki talimatların avukatlar aracılığıyla dışarıda bulunan örgüt üyelerine aktarıldığı belirtilmişti. Meltem Daban, Eda Babuna ve Feraye kod isimli bir kişinin, Oktar’ın avukatları aracılığıyla gönderdiği el yazılı talimatlarını topladığı tabir edilmişti.

Etkin pişmanlıktan yararlanan ve örgüt içindeki mesajlaşmaları savcılık ile paylaşan örgüt üyesi, Temmuz 2022’de verdiği sözünde, Oktarcıların adliyelerde kaynaklarının olduğuna dikkat çekmişti.

İddianamede yer alan tabirlerde örgüt mensuplarının İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı isimli emanet depolarından sorumlu Cumhuriyet Savcısı ile “yakın ve yoğun” görüşmeler gerçekleştirdiğini sav etmişti.

Oktarcıların yargı ve bürokrasideki ilişkilerine dair kıymetlendirme yapan savcılık, ele geçirilen “iş adamı-Ankara” başlıklı not içeriğinde bürokratlarla görüşmeler ve siyasi lobi oluşturma faaliyetlerinin yer aldığına dikkat çekmişti.

Söz konusu notun 7’nci sayfasında bir Cumhurbaşkanı Danışmanı ile Oktarcıların bürokratik görüşme yaptığının anlaşıldığı belirtilmişti.

İddianamede, başka 17 sanığın da “suç işlemek hedefiyle kurulan örgüte üye olma”, “örgüte yardım” ve “örgütün yahut maksadının propagandasını yapma” üzere kabahatlerden farklı müddetlerde mahpusla cezalandırılması talep ediliyor.

MÜTALAA AÇIKLANMIŞTI

6 Aralık’ta temele ait mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, sanıklar Adnan Oktar, Meltem Daban ve Ferhunde Eda Babuna’nın “silahlı cürüm örgütü kurmak ve yönetmek” cürmünden 5’er yıldan 12’şer yıla kadar mahpusla cezalandırılmasını talep etmişti.

“Örgüt propagandası yapmak” cürmünden da cezalandırılmaları istenen bu sanıkların hareketlerinin bir bütün halinde “örgüt yöneticisi olmak” kabahatini oluşturacağı belirtilen mütalaada, bu cürüm tarafından karar kurulmasına yer olmadığı istikametinde karar verilmesi istenmişti.

Mütalaada, öteki sanıklar Pelin Akçalı, Dilşad Kurt, Pınar Demir, Berat Kartal, Elvan Şahin, Esra Saraçoğlu, Elif Kıral, Adem Mücahit Aydoğan, Aslı Efeoğlu, Yusuf Erkan Özoğuz ve Emine Mine Kalça’nın ise “suç işlemek gayesiyle kurulan örgüte üye olmak” cürmünden 2 yıl 6’şar aydan 6’şar yıla kadar mahpusla cezalandırılmaları talep edilmişti.

Kaynak: Gazete Duvar