Bakan Tekin: 28 Şubat, geçmişle bağları koparma sürecinin tepesiydi

Bakan Tekin, Başakşehir’deki Emin Saraç Kültür Merkezi’nde, Milli Eğitim Bakanlığı, Hayrat Vakfı ve Genç Hayrat tarafından gerçekleştirilen “Kültürel Mirasın İzinde Projesi Final Programı”na katıldı.

Buradaki konuşmasında Tekin, vefat yıl dönümleri olan, çatısı altında bulundukları okula ismini veren Emin Saraç ile bu ülkede Müslümanların uğraşında çok kıymetli katkıları bulunan eski başbakanlardan Prof. Dr. Necmeddin Erbakan’a Allah’tan rahmet diledi.

28 Şubat 1997’de periyodun Ulusal Güvenlik Konseyi’nin halkın seçimiyle iktidara gelmiş hükümete bir muhtıra yayınladığını lisana getiren Tekin, kelam konusu evrakta “Siz bunları yapamıyorsunuz, bunları yapmanız gerekiyor. Münasebetiyle sizi biz misyondan alacağız.” denildiğini ve o kararlardan üçünün direkt ulusal eğitimle alakalı olduğunu belirtti.

Bunlardan birinin imam hatip okullarının orta kısımlarının kapatılması ve 8 yıl kesintisiz mecburî eğitimin getirilmesi olduğunu tabir eden Tekin, şöyle konuştu:

“Bu karar imam hatip okullarının köküne kibrit suyu dökmek kadar tehlikeli bir karar. Hakikaten 2002-2003 eğitim öğretim yılına kadar imam hatip okullarının toplam öğretim içindeki oranı yüzde 11-12’den yüzde 1’lere kadar düştü. Münasebetiyle bizim açımızdan çok kıymetli, çatısı altında bulunduğumuz bu okul ve bu okulların geleceği açısından çok değerli. Bir karar daha var. Meclis çatısı altında ‘Siz tarikat diyorsunuz, ben STK diyorum’ diye tartıştığımız mevzu var ya onunla ilgili. Bahsettiğim karar da bu çeşit İslami yapılara, İslami kurumlara ilişkin. Bütün yapıların kamulaştırılması ya da bir halde kapatılması istikametinde bir karar alındı. Bu 3 kararın ortak öznesi de bütün bu yapılanmaların önüne geçilmesi gerektiğine dair hükümete yönelik bir ikazdı. Bugün o 28 Şubat’ın yıl dönümü.”

“Bu ülke ve millet için veremeyeceğimiz hiçbir şeyimiz yok”

Bu durumun binlerce yıllık devlet geleneğine sahip olan bir millet açısından sahiden çok sıkıntı ve çok ıstırap verici olduğunu söz eden Tekin, kendisinin bütün birinci Türk-İslam devletleriyle ve bu toplumun bir mensubu olmaktan ötürü gurur duyduğunu, çocuklara da atalarıyla, dedeleriyle gurur duymayı öğretmek istediklerini söyledi.

Bakan Tekin, konuşması sırasında salondaki öğrencilerin açtığı “Maarif Modeli Köklerden Geleceğe” pankartına işaret ederek, “Orada arkadaşlarımız bir pankartla Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin mottosunu bize gösteriyorlar. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile yapmak istediğimiz, köklerden geleceğe, mazisiyle gurur duyan, geçmişiyle gurur duyan fakat geleceğe de ümitle bakan, gelecekte bütün dünya milletleri ortasında kendi mensubu bulunduğu milleti, kendi mensubu bulunduğu medeniyetin kıymetlerini en yüksek noktaya taşımak isteyen, taşımaya çalışan, taşımak için yetişen bir gençlik, bir nesil yetiştirmeye çalışıyoruz.” diye konuştu.

Bunu sadece Milli Eğitim Bakanlığı olarak yapamayacaklarını, bunu yapmak isteyen herkesle bir arada bir masa etrafında bir ortaya gelerek yapacaklarını belirten Tekin, şöyle devam etti:

“Eleştiriyorlar fakat ben ısrarla söylüyorum. Kim neyi eleştirirse eleştirsin, biz bu halde bir dayanışma içinde, bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Çekinecek, üzülecek, korkacak, gocunacak bir şeyimiz yok. Ben daha evvel bu tartışmaları yaparken şu cümleyi kullandım, çok kızdılar, eleştirdiler, buna köpürdüler. 1982 Anayasası’nın başlangıç kısmının son cümlesi diyor ki ‘Anayasal nizamı, demokrasi aşığı Türk evlatlarının vatan ve millet sevgisine emanet ediyorum.’ O benim, ben bu millete aşık bir beşerim. Bu ülke ve bu millet için vermeyeceğimiz hiçbir şeyimiz yok. Her şeyimizle bu ülkenin, bu milletin daha ileri noktaya gitmesi için gayret sarf edeceğiz. Bunu yapmaya devam edeceğiz.”

“Çocuklara cetlerinin neler yaptığını birinci kaynaklardan okuyabilecekleri bir alan oluşturduk”

Bakan Tekin, okullara, ramazan ayına yönelik farkındalığın artırılması için istekli bir kadro aktiflik listesi gönderildiği için medyada kendisi hakkında birtakım tenkitlerin olduğunu belirterek, “Şaşırıyorum, birebir eleştiriyi yapanlar Cadılar Bayramı’nı yasakladığımız için ‘Niye yasaklıyorsunuz?’ diyen şahıslar.” sözünü kullandı.

Doktora tezini Yıldız Arşivleri’nde yaptığını ve o periyot 100 kişilik okuma salonunun yarısının bile dolmadığını, gelen araştırmacıların da yüzde 80’inin yabancı olduğunu ve bu duruma çok üzüldüğünü anlatan Tekin, “Kendi ceddinin yazdığı bir metni kendi okuyamıyor, Amerika’da bir araştırmacı, akademisyen yazıyor, o İngilizceden bizim çocuklarımız, araştırmacılarımız faydalanarak referans veriyorlar. Bu bence nitekim bizim üzere bu kadar büyük ve esaslı geçmişe sahip bir devlet için utanç verici bir şey. İnşallah bu utancı daima bir arada kaldıracağız.” diye konuştu.

Tekin, çocuklara bu manada, cetlerinin neler yaptığını birinci kaynaklardan okuyabilecekleri bir alan oluşturduklarını lisana getirerek, başta Hayrat Vakfı olmak üzere sürece katkı veren herkese teşekkür etti.

“Sizlerin bu almış olduğu eğitimler, kaybedeni olmayan bu yarışlar çok kıymetli”

Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Enes Eminoğlu da gençlik merkezlerinde Osmanlıca eğitimlerinin devam ettiğini, gençleri Bakanlığın 50 farklı kamp alanında konuk ettiklerini ve yapılan bu çalışmaların çok değerli olduğunu belirtti.

Geçmişin iziyle geleceği şekillendirmenin ve geçmişe sahip çıkmanın kıymetli ve değerli olduğunu tabir eden Eminoğlu, “Türkiye Cumhuriyetimizin bugün tahminen ikinci yüzyılını kutlarken birebir vakitte Osmanlı ile Selçuklu ile 1000 yıllık bir kadim medeniyetin devamıyız. Bu manada sizlerin bu almış olduğu eğitimler, kaybedeni olmayan bu yarışlar çok değerli.” dedi.

Konuşmaların akabinde Hayrat Vakfı Lider Vekili Said Yavuz ve Genç Hayrat Lideri Kürşat Karaca, Bakan Tekin’e günün anısına Hayrat Vakfı kurucusu Ahmet Hüsrev Efendi’nin kendi el yazısıyla yazdığı Kur’an-ı Kerim’in yer aldığı bir tablo armağan etti.

Bakan Tekin ile Enis Eminoğlu, Said Yavuz ve Kürşat Karaca, Türkiye genelinde 460 Anadolu ve fen lisesinden yaklaşık 10 bin öğrencinin yer aldığı yarışın finalinde birinci, ikinci ve üçüncü olan öğrencilere mükafatlarını takdim etti, öğrencilerle hatıra fotoğrafı çektirdi.

Programa, İstanbul Vali Yardımcısı Mustafa Asım Alkan, Vilayet Ulusal Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, Başakşehir Kaymakamı Cemil Özgür Öneği, İlçe Ulusal Eğitim Müdürü Ahmet Coşkun ve Belediye Lideri Yasin Kartoğlu ile çok sayıda öğretmen ve öğrenci katıldı.

Kaynak: Memurlar